İzmir Valiliği (BHİ) Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli ve İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, Yüzde 75’i Tarım ve Bakanlığı Katkılı Yem Bitkisi Tohumu Dağıtımı” projesi kapsamında gerçekleştirilen tohum dağıtım törenine katıldı.

İki aşamada yürütülecek proje kapsamında, pamuk ekilişi yapılan ve sonbaharda pamuk hasadından sonra, ilkbahar ekilişleri yapılıncaya kadar oluşan ara dönemde,  tek yıllık yem bitkileri ekiminin yaygınlaşması için %75’i hibe tohum desteği projesini İzmir’den uygulamaya başladı.

Aliağa, Bergama, Çiğli, Dikili, Foça, Menemen, Kınık, Selçuk, Tire ve Ödemiş ilçelerinde, 243 üreticimize 14.564 dekar alanda ekilmek üzere, 218 ton Fiğ tohumu ve 72 ton Yulaf tohumu dağıtımı yapılacak. Bölgemizde yetişecek yerli ve milli tohumlar topraklarımızla bulaşacak.

%75’i hibe olan bu önemli proje kapsamında ilimizin yanında 13 ilde 210 Bin dekar alanda bu proje uygulanacak. Törende konuşan Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, kütlü pamuk primini %37,5 artırarak kilogram başına 1,1 liraya çıkardıklarını söyledi.

Üretime güç katacak, çiftçimize destek olacak önemli bir projeyi başlatmaktan son derece mutlu olduğunu vurgulayan Bakan Pakdemirli "Tohum başlangıçtır. Gıda zincirinin ilk halkası, biyolojik ve kültürel çeşitliliğin temeli; küçük bir tohum tanesinde büyük dünya gizli. Tarımsal üretimin ilk kelimesi, sürdürülebilirliğin ana hikâyesi de "tohum “la başlar. Ekonominin ve sanayinin başladığı yer de tohumdur" diye konuştu.

Toplam Tohum İhtiyacının %96'sı Yurt İçinden Üretiliyor

Gelecekte gıda güvenliğimizi daha sağlam bir yapıya getirmek için tohumla ilgili planlarımızı doğru şekilde yapmak, hızlı ve etkin şekilde hayata geçirmek zorunda olduğumuzu belirten Bakan Pakdemirli, tohum ticaretinde son yılda önemli bir artışın olduğunu son 18 yılda, tohum üretimindeki ihtisaslaşmayı ve tohumculuk teknolojisinde gelişmeleri takip ederek, ülkemizin "tohumda millilik ve yerlilik" konusunu sürekli gündemimizde tuttuklarını ifade etti.  Bakan Pakdemirli, “ Buradan bir kez daha gururla söylüyorum ki, Türkiye; kendi tohumluğunu, kendi üreten bir ülkedir. Tohum ticaretinde dünyanın ilk 10 ülkesinden biridir. Toplam tohum ihtiyacının %96'sını yurt içinde üreterek, 86 ülkeye ihracat yapan ülke; Türkiye'dir. Son 18 yılda verdiğimiz 2 Milyar Liranın üzerinde destek ile; tohumluk üretimimiz 7 kat, tohum ihracatımız ise 9 kat artmıştır" dedi.

Hayvancılığımızın gelişmesinde ve sürdürülebilir olmasında yem bitkilerinin en ucuz besin kaynaklarından biri olduğunu vurgulayan Bakan Pakdemirli "Yem bitkileri, sadece hayvanların besin ihtiyacını karşılamıyor, toprak ve suyu muhafaza ederek kendinden sonra gelen ürünlerin verimini de arttırıyor. Hayvancılıkta karlı bir üretim, elbette girdi maliyetlerini azaltarak mümkündür. Bu bağlamda Bakanlık olarak; Ülkemizde yem bitkilerinin ekiliş alanlarının arttırılması, kaba yem ihtiyacımızın yerli kaynaklardan karşılanması, silaj üretiminin arttırılması, daha ucuz ve kaliteli yem elde edilmesi amacıyla, yem bitkileri ekilişlerine önemli destek sağıyoruz. Yem bitkileri desteklemeleri kapsamında; 18 yıl önce 216 bin hektar alanda 36 Milyon Lira olan destek miktarını, 2019 yılında 1 Milyon Hektar alanda 786 Milyon Liraya çıkardık. Son 18 yılda, toplam 7 Milyar Lira destekleme ödemesi yaparak, yem bitkisi üretiminde önemli artış sağladık. Böylece,  yem bitkisi ekiliş alanı 3 kat artışla 2,3 milyon hektara ulaştı.  Kaba yem üretimimiz ise 2 kat artışla 69 milyon tona çıktı. Yem bitkileri destek miktarını maliyetleri göz önünde bulundurarak her yıl güncelliyoruz" açıklamasını yaptı.

Egenin Geliştirdiği Tohumlar Egenin Toprakları İle Buluşuyor.

Yüzde 75'i Bakanlık katkılı Yem Bitkisi Tohumu Dağıtımı Projesi kapsamında burada projesinin iki ayağı olduğunu belirten Bakan Pakdemirli, “Bu projenin birinci ayağında pamuk ekilişi yapılan ve sonbaharda pamuk hasadından sonra, ilkbahar ekilişleri yapılıncaya kadar oluşan ara dönemde, tek yıllık yem bitkileri ekiminin yaygınlaşması için %75'i hibe tohum desteği projesini İzmir'den uygulamaya başlıyoruz. Aliağa, Bergama, Çiğli, Dikili, Foça, Menemen, Kınık, Selçuk,  Tire ve Ödemiş ilçelerinde, 243 üreticimize 14.564 dekar alanda ekilmek üzere, 218 ton Fiğ tohumu ve 72 ton Yulaf tohumu dağıtımı yapacağız. Dağıtımını yaptığımız Alper çeşidi fiğ tohumu ve Sarı çeşidi yulaf tohumu; Ege Tarımsal Araştırma Enstitümüz tarafından geliştirilen çeşitlerdir. Dolayısıyla yerli ve milli tohumlarımız; egenin geliştirdiği tohumlar egenin toprakları ile buluşuyor. Tabi %75'i hibe olan bu önemli projemizi, İzmir'in yanında 13 ilimizde, toplam 210 Bin dekar alanda uygulayacağız. İkinci ayağı ise; Çayır-Mera ve Yem Bitkileri Üretiminin Geliştirilmesi kapsamında; Nadasa veya boş bırakılan tarım alanlarında tek yıllık ve çok yıllık yem bitkileri ekiminin yaygınlaşması için, %75'i hibe tohum desteği projesidir. Toplam maliyeti 25 Milyon Lira olan bu proje; 50 ilimizde, toplam 290 bin dekar alanda uygulanacaktır. Bu iki proje kapsamında, toplam 1 milyon dekar arazide üretim yapılarak, ülkemize ilave katma değer sağlamayı hedefliyoruz" diye konuştu.

Kütlü Pamuk Primini %37,5 Artırarak Kilogram Başına 1,1 Liraya Çıkardık

İzmir'den pamuk üreticilerine müjde veren Bakan Pakdemirli, üretimi, hem de verimi daha da yukarılara taşımayı hedeflerini belirterek, “Bildiğiniz gibi pamukta pirim desteği kilogram başına 80 kuruştu. Üreticilerimizden gelen talepler ve yaptığımız detaylı analizler sonucu kütlü pamuk primini %37,5 artırarak kilogram başına 1,1 Liraya çıkardık. Ayrıca pamuk üreticilerine, mazot ve gübre desteğiyle birlikte kilogram başına 1,23 Lira destek ödeyeceğiz. Hayırlı uğurlu olsun" diye konuştu.

Vali Köşger, Bu Proje İzmir’in Öncü Olduğu Hayvancılık Sektörüne Doğrudan Girdi Sağlayan Kaba Yem İhtiyacının Karşılanmasına Yönelik Bir Projedir.

Törende konuşan İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmir’de tarımsal üretimin kalite, verim ve çeşitlilik açısından zengin bir yapı gösterdiğini belirterek, bitkisel ve hayvansal üretimde birim başına elde edilen verimler Türkiye ortalamasının oldukça üzerinde olduğunu kaydetti.

Bu başarıda İzmir’in sahip olduğu ılıman iklim, verimli topraklar ve bilinçli çiftçilerimiz/firmalarımız kadar Devletimizin maddi,  manevi, teknik destekleri ve teşvikleri, çevrenin ve doğal kaynakların korunması yönündeki çalışmaları belirleyici rol oynadığını ifade eden Vali Köşger, “

Bugün bir araya gelmemize vesile olan Projemiz; İzmir’in öncü olduğu hayvancılık sektörüne doğrudan girdi sağlayan kaba yem ihtiyacının karşılanmasına yönelik bir projedir. Proje kapsamında Aliağa, Bergama, Çiğli, Dikili, Foça, Kınık, Menemen, Selçuk, Ödemiş ve Tire olmak üzere tarımsal üretimde önemli kapasiteye sahip 10 ilçemizde yem üretiminde kullanılan, bölgemiz şartlarına göre ıslah edilmiş tohumlar çiftçilerimize dağıtılacaktır. Projenin toplam maliyetinin dörtte üçü Tarım ve Orman Bakanlığımız tarafından, kalan dörtte biri çiftçilerimizce karşılanmaktadır.” diye konuştu.

Projenin devlet-millet işbirliğinin güzel örneklerinden biri olduğunu aktaran Vali Köşger, “ projenin Sayın Cumhurbaşkanımızın hedef gösterdiği ‘yerli ve milli üretim’e katma değer kazandıracağını belirtti. Vali Köşger, “Tarımsal üretimde girdi maliyetlerini düşürecek, verimliliği yükseltecek, atıl kaynakları değerlendirecek böyle faydalı bir projenin hayata geçirilmesinde başta Tarım Bakanımız olmak üzere emeği geçenlere teşekkürler ediyorum” dedi.

Konuşmaların ardından yerli tohumlar çiftçilerimize dağıtılmasıyla program son buldu.