Modal content
×

T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

WEB SİTESİ GİZLİLİK VE ÇEREZ POLİTİKASI

T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından işletilen www.icisleri.gov.tr web sitesini ziyaret edenlerin kişisel verilerini 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca işlemekte ve gizliliğini korumaktayız. Bu Web Sitesi Gizlilik ve Çerez Politikası ile ziyaretçilerin kişisel verilerinin işlenmesi, çerez politikası ve internet sitesi gizlilik ilkeleri belirlenmektedir.

Çerezler (cookies), küçük bilgileri saklayan küçük metin dosyalarıdır. Çerezler, ziyaret ettiğiniz internet siteleri tarafından, tarayıcılar aracılığıyla cihazınıza veya ağ sunucusuna depolanır. İnternet sitesi tarayıcınıza yüklendiğinde, çerezler cihazınızda saklanır. Çerezler, internet sitesinin düzgün çalışmasını, daha güvenli hale getirilmesini, daha iyi kullanıcı deneyimi sunmasını sağlar. Oturum ve yerel depolama alanları da çerezlerle aynı amaç için kullanılır. İnternet sitemizde çerez bulunmamakta, oturum ve yerel depolama alanları çalışmaktadır.

Web sitemizin ziyaretçiler tarafından en verimli şekilde faydalanılması için çerezler kullanılmaktadır. Çerezler tercih edilmemesi halinde tarayıcı ayarlarından silinebilir ya da engellenebilir. Ancak bu web sitemizin performansını olumsuz etkileyebilir. Ziyaretçi tarayıcıdan çerez ayarlarını değiştirmediği sürece bu sitede çerez kullanımını kabul ettiği varsayılır.

1.Kişisel Verilerin İşlenme Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz aşağıda sıralanan amaçlarla T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından Kanun’un 5. ve 6. maddelerine uygun olarak işlenmektedir:

  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen ticari faaliyetlerin yürütülmesi için gerekli çalışmaların yapılması ve buna bağlı iş süreçlerinin gerçekleştirilmesi,
  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından sunulan ürün ve hizmetlerden ilgili kişileri faydalandırmak için gerekli çalışmaların yapılması ve ilgili iş süreçlerinin gerçekleştirilmesi,
  • T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından sunulan ürün ve hizmetlerin ilgili kişilerin beğeni, kullanım alışkanlıkları ve ihtiyaçlarına göre özelleştirilerek ilgili kişilere önerilmesi ve tanıtılması.
 
2.Kişisel Verilerin Aktarıldığı Taraflar ve Aktarım Amacı

Web sitemizi ziyaret etmeniz dolayısıyla elde edilen kişisel verileriniz, kişisel verilerinizin işlenme amaçları doğrultusunda, iş ortaklarımıza, tedarikçilerimize kanunen yetkili kamu kurumlarına ve özel kişilere Kanun’un 8. ve 9. maddelerinde belirtilen kişisel veri işleme şartları ve amaçları kapsamında aktarılabilmektedir.

3.Kişisel Verilerin Toplanma Yöntemi

Çerezler, ziyaret edilen internet siteleri tarafından tarayıcılar aracılığıyla cihaza veya ağ sunucusuna depolanan küçük metin dosyalarıdır. Web sitemiz ziyaret edildiğinde, kişisel verilerin saklanması için herhangi bir çerez kullanılmamaktadır.

4.Çerezleri Kullanım Amacı

Web sitemiz birinci ve üçüncü taraf çerezleri kullanır. Birinci taraf çerezleri çoğunlukla web sitesinin doğru şekilde çalışması için gereklidir, kişisel verilerinizi tutmazlar. Üçüncü taraf çerezleri, web sitemizin performansını, etkileşimini, güvenliğini, reklamları ve sonucunda daha iyi bir hizmet sunmak için kullanılır. Kullanıcı deneyimi ve web sitemizle gelecekteki etkileşimleri hızlandırmaya yardımcı olur. Bu kapsamda çerezler;

İşlevsel: Bunlar, web sitemizdeki bazı önemli olmayan işlevlere yardımcı olan çerezlerdir. Bu işlevler arasında videolar gibi içerik yerleştirme veya web sitesindeki içerikleri sosyal medya platformlarında paylaşma yer alır.

Teknik olarak web sitemizde kullanılan çerez türleri aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.

Oturum Çerezleri

(Session Cookies)

Oturum çerezleri ziyaretçilerimizin web sitemizi ziyaretleri süresince kullanılan, tarayıcı kapatıldıktan sonra silinen geçici çerezlerdir. Amacı ziyaretiniz süresince İnternet Sitesinin düzgün bir biçimde çalışmasının teminini sağlamaktır. (ASP.NET_SessionId)

 

Web sitemizde çerez kullanılmasının başlıca amaçları aşağıda sıralanmaktadır:

  • • İnternet sitesinin işlevselliğini ve performansını arttırmak yoluyla sizlere sunulan hizmetleri geliştirmek,
5.Çerez Tercihlerini Kontrol Etme

Farklı tarayıcılar web siteleri tarafından kullanılan çerezleri engellemek ve silmek için farklı yöntemler sunar. Çerezleri engellemek / silmek için tarayıcı ayarları değiştirilmelidir. Tanımlama bilgilerinin nasıl yönetileceği ve silineceği hakkında daha fazla bilgi edinmek için www.allaboutcookies.org adresini ziyaret edilebilir. Ziyaretçi, tarayıcı ayarlarını değiştirerek çerezlere ilişkin tercihlerini kişiselleştirme imkânına sahiptir.  

6.Veri Sahiplerinin Hakları

Kanunun “ilgili kişinin haklarını düzenleyen” 11. maddesi kapsamındaki talepleri, Politika’da düzenlendiği şekilde, ayrıntısını Başvuru Formunu’nu Bakanlığımıza ileterek yapabilir. Talebin niteliğine göre en kısa sürede ve en geç otuz gün içinde başvuruları ücretsiz olarak sonuçlandırılır; ancak işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi halinde Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından belirlenecek tarifeye göre ücret talep edilebilir.

 

  • e-Devlet
  • İçişleri Bakanlığı
  • Diğer Valilikler

Valilikler

İZMİR VALİLİĞİ
İZMİR VALİLİĞİ
İZMİR VALİLİĞİ
  • VALİLİK
    Yöneticilerimiz Valilik Birimleri Görev Yapmış Valilerimiz İmza Yetkisi Verilen Amir İzinleri Tarihçe İl Protokol Listesi Kurumsal Kimlik Mevzuat
  • İZMİR
  • İLÇELERİMİZ
  • HİZMETLERİMİZ
    Hizmet Birimleri Projeler Kamu Yatırım Programları Etik Komisyonu Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Bürosu
  • GÜNDEM
    Haberler Validen Haberler Basın Açıklamaları Duyurular TÜİK İzmir İstatistikleri
  • İLETİŞİM
°C
25
Mart2023
Parçalı Bulutlu
23
°C
5 Günlük Hava Tahmini
temizle
  • VALİLİK
    • Yöneticilerimiz
      • Vali Yavuz Selim KÖŞGER
      • Vali Yardımcıları
        • Hulusi Doğan
        • Hikmet Dengeşik
        • Osman Nuri Canatan
        • İsmail Çorumluoğlu
        • Ünal Çakıcı
        • Hüseyin Karameşe
        • Gökay Özkan
        • Faik Arıcan
        • Barış Demirtaş
        • Önder Can
        • Fatih Kızıltoprak
        • Nur Sevinç Özbek Çakas
        • Ümit Cavuldak
        • Görev Bölümü
      • Kaymakamlar
        • Zekeriya Güney
        • Ahmet Hamdi Usta
        • Emin Kaymak
        • İbrahim Süha Karaboran
        • Avni Oral
        • Fırat KADİROĞLU
        • Fatih Genel
        • Mahmut Nedim Tunçer
        • Mehmet Maraşlı
        • Adnan Çakıroğlu
        • Ali Edip Budan
        • Mehmet Türköz
        • Ahmet Süheyl Üçer
        • Bülent Bayraktar
        • Cemil Özgür Öneği
        • Eyüp Kaykaç
        • Özkan Demir
        • Musa SARI
        • Abdurrahman Çelebi
        • Onur Titiz
        • Gökhan GÖRGÜLÜARSLAN
        • Cevat ÇELİK
        • Fatih Yılmaz
        • Suat Dervişoğlu
        • Fatih Aksoy
        • Mehmet Şerif Olçaş
        • Ekrem İnci
        • Fatih Çobanoğlu
        • Ercan Öter
        • Murtaza Dayanç
    • Valilik Birimleri
      • Özel Kalem Müdürlüğü
      • Protokol Şube Müdürlüğü
      • İl Yazı İşleri Müdürlüğü
      • Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü
      • İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü
      • Hukuk İşleri Şube Müdürlüğü
      • İl İdare Kurulu Müdürlüğü
      • İdari Hizmetler Şube Müdürlüğü
      • İdare ve Denetim Müdürlüğü
      • İl Planlama ve Koordinasyon Müdürlüğü
      • İl Sosyal Etüt ve Proje Müdürlüğü
      • Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı
      • Açık Kapı Şube Müdürlüğü
    • Görev Yapmış Valilerimiz
    • İmza Yetkisi Verilen Amir İzinleri
    • Tarihçe
    • İl Protokol Listesi
    • Kurumsal Kimlik
    • Mevzuat
  • İZMİR
  • İLÇELERİMİZ
  • HİZMETLERİMİZ
    • Hizmet Birimleri
      • İl Emniyet Müdürlüğü
      • İl Göç İdaresi Müdürlüğü
      • İl Milli Eğitim Müdürlüğü
      • İl Sağlık Müdürlüğü
      • Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü
      • Ticaret İl Müdürlüğü
      • İl Tarım ve Orman Müdürlüğü
      • Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü
      • Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü
      • Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü
      • İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğü
      • İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü
      • İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü
      • İl Jandarma Komutanlığı
      • Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü
      • İl Kalite ve Koordinasyon Kurulu
      • İl Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi
      • İl Defterdarlığı
      • İzmir 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlüğü
    • Projeler
    • Kamu Yatırım Programları
    • Etik Komisyonu
    • Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Bürosu
  • GÜNDEM
    • Haberler
    • Validen Haberler
    • Basın Açıklamaları
    • Duyurular
    • TÜİK İzmir İstatistikleri
  • İLETİŞİM
VALİLİK
  • Yöneticilerimiz
    • Vali Yavuz Selim KÖŞGER
    • Vali Yardımcıları
      • Hulusi Doğan
      • Hikmet Dengeşik
      • Osman Nuri Canatan
      • İsmail Çorumluoğlu
      • Ünal Çakıcı
      • Hüseyin Karameşe
      • Gökay Özkan
      • Faik Arıcan
      • Barış Demirtaş
      • Önder Can
      • Fatih Kızıltoprak
      • Nur Sevinç Özbek Çakas
      • Ümit Cavuldak
      • Görev Bölümü
    • Kaymakamlar
      • Zekeriya Güney
      • Ahmet Hamdi Usta
      • Emin Kaymak
      • İbrahim Süha Karaboran
      • Avni Oral
      • Fırat KADİROĞLU
      • Fatih Genel
      • Mahmut Nedim Tunçer
      • Mehmet Maraşlı
      • Adnan Çakıroğlu
      • Ali Edip Budan
      • Mehmet Türköz
      • Ahmet Süheyl Üçer
      • Bülent Bayraktar
      • Cemil Özgür Öneği
      • Eyüp Kaykaç
      • Özkan Demir
      • Musa SARI
      • Abdurrahman Çelebi
      • Onur Titiz
      • Gökhan GÖRGÜLÜARSLAN
      • Cevat ÇELİK
      • Fatih Yılmaz
      • Suat Dervişoğlu
      • Fatih Aksoy
      • Mehmet Şerif Olçaş
      • Ekrem İnci
      • Fatih Çobanoğlu
      • Ercan Öter
      • Murtaza Dayanç
  • Valilik Birimleri
    • Özel Kalem Müdürlüğü
    • Protokol Şube Müdürlüğü
    • İl Yazı İşleri Müdürlüğü
    • Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü
    • İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü
    • Hukuk İşleri Şube Müdürlüğü
    • İl İdare Kurulu Müdürlüğü
    • İdari Hizmetler Şube Müdürlüğü
    • İdare ve Denetim Müdürlüğü
    • İl Planlama ve Koordinasyon Müdürlüğü
    • İl Sosyal Etüt ve Proje Müdürlüğü
    • Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı
    • Açık Kapı Şube Müdürlüğü
  • Görev Yapmış Valilerimiz
  • İmza Yetkisi Verilen Amir İzinleri
  • Tarihçe
  • İl Protokol Listesi
  • Kurumsal Kimlik
  • Mevzuat

Tarihçe

Günümüzde İzmir olarak kullandığımız isim, Smyrna kelimesinin dönüşmüş biçimidir. Smyrna kelimesinin daha erken biçimlerinin Smira, Lesmira, Zmirra, İsmira, Samorna veya Smurna olduğu da iddia edilmektedir. Smyrna kelimesinin kullanılmasında, kentin kurulduğu yerin yakınında bir kutsal alanın bulunmasının etkili olduğu sanılmaktadır. Bu kutsal alanın, Halkapınar kaynağı ve bu kaynağın oluşturduğu gölcük olduğu iddia edilmektedir. Smyrna / İzmir adının, Ana Tanrıça Kaynağı / Gölcüğü veya en azından Ana Tanrıça / Kutsal Ana anlamlarıyla ilgili olduğu düşünülmektedir. Sözcük büyük olasılıkla Hitit kökenlidir.

İzmir'in kuruluş tarihi ve yeri konusunda bilgiler tartışmalı olmakla birlikte, bugün Bayraklı semtinde yer alan ve Tepekule olarak tanınan ören yerinin, eski İzmir'in kuruluş yeri olduğu kabul görmektedir. Eski İzmir'in kuruluş tarihi ve kurucularının kim olduğu hakkındaki bilgilerimiz bir kaç kategoride toplanabilir.

Bu söylencelerden birisi, İzmir'in ilk kurucularının Amazonlar olduğuna ilişkindir. Bir diğeri ise, efsanevi Frigya kralı Tantalos'un ismi etrafında gelişir. Söylencelerdeki bir başka anlatıda ise, kentin kurucularının Lelegler olduğu dile getirilmektedir.

Bayraklı'da yapılan kazılarda elde edilen buluntular, İzmir'in kuruluşunun İ.Ö. 3000 yıllarına kadar indiğini açıklamakta; yapılan araştırmalar, İzmir'in bir Aiol kenti olduğunu göstermektedir. Bir dönem Hitit İmparatorluğu'nun nüfuz alanı içine girse de (İ.Ö. 2000-1200), Aiol kenti olma özelliğinin İonialıların kenti ele geçirmelerine kadar sürdürdüğü bilinmektedir. İ.Ö. 800 dolaylarında ticari faaliyetlerini İzmir Körfezi'nin son noktasına kadar yaymak isteyen İonialılar sınırlarındaki bu Aiol kentini ele geçirdiler. Deniz ötesi kolonileri aracılığıyla iyi işleyen bir ticaret ağına sahip olan İonialıların İzmir'i ele geçirmeleri, kentin tarihinde hızlı bir dönüşüme neden oldu. Kent, ticaret aracılığıyla kısa sürede zenginleşti ve gelişti.


 

Kentin zenginliği komşu Lydialıları harekete geçirdi ve İzmirlilerle savaşa girdiler. İÖ. 610-600 yıllarında Lydia orduları, kenti ele geçirmeyi başardı. Lydialılar daha sonra kenti yıkıp tahrip ettiler. Ancak İzmirliler kentlerini yeniden kurmayı başardılar.

Eski İzmir'in çöküşü, Anadolu'da Pers istilasının sonuçlarındandır. Pers ordularının saldırısı sonucu, İ.Ö. 545 yılında İzmir tahrip edildi. Bu tahribattan sonra, Bayraklı'daki yerleşim alanında bir daha kent düzeninde bir yerleşim oluşamadı. İzmir'in bu ilk döneminden geriye kalan en önemli miras, kentin kendisidir. Bayraklı'da bulunan ören yeri, yapılan kazılarla her geçen gün biraz daha açığa çıkartılmaktadır. Bugüne kadar yapılan çalışmalarda kentin ızgara planlı, (birbirini dik kesen sokaklarla örülü bir yapıda) olduğu anlaşılmıştır.

İzmir'in yeniden kurulması, Büyük İskender olarak anılan Makedonyalı Alexandros'a bağlanır. Büyük İskender İran seferinin başlarında, İ.Ö. 334 yılında Pers İmparatorluğu'nun Anadolu'daki ordusunu yendikten sonra, ordularıyla Efes üzerine ilerlemişti. Bu harekat sırasında İzmir yöresine geldiğinde, söylenceye göre şimdiki Kadifekale (Pagos Dağı) civarında gördüğü bir rüya üzerine yeni İzmir'in Pagos Dağı'nda kurulmasını ister.

Yeni kent, Kadifekale yamaçlarından, denize doğru uzanıyordu. Kentin varlığı yine deniz ticaretiyle yakından ilgiliydi. Çünkü kentin konumlandığı alan, Kadifekale'nin bulunduğu yer ile küçük bir koydan oluşan doğal liman arasında bulunuyordu. Kent esas olarak bu doğal limanın var ettiği bir yerleşim olacak ve geleceği bu limanın canlılığına göre şekillenecektir.

İzmir, İ.Ö. III. yüzyıl başlarında Efeslilerin tavsiyesi üzerine on üçüncü üye olarak Ion kentleri arasındaki birliğe kabul edildi. Daha sonra Bergama Krallığına bağlanan İzmir, İ.Ö. 133'de Bergama kralı III. Attalos'un vasiyeti gereğince, Roma İmparatorluğu'na katılınca, diğer Ion kentleriyle birlikte Roma topraklarının bir parçası oldu. İzmir'in Roma döneminde giderek önem kazandığı ve ticaret kenti olma özelliğini geliştirmeye başladığı görülmektedir.

Roma İmparatorluğu İ.S. 395 yılında ikiye ayrıldı. Bu bölünmede Anadolu, dolayısıyla İzmir, Doğu Roma toprakları içinde yer aldı. İ.S.476 yılında Batı Roma'nın yıkılmasıyla birlikte Doğu Roma, bölgenin hakimi oldu. İzmir, önemli bir ticaret kenti olarak varlığını sürdürdü.

608 yılındaki Sasaniler'in saldırılarını, 637 yılından başlayarak bir süre devam edecek olan Arap akınları izledi. 665 yılındaki Emevi seferinde, İzmir Arapların eline geçti.

İzmir, XI. yüzyılın ikinci yarısından itibaren tarihinde yaşadığı önemli dönüşüm evrelerinden birisine daha girdi. Kentteki Doğu Roma egemenliği tartışmalı hale geldi. Bu dönemde Doğu Roma İmparatorluğu ile bölgeye ulaşan Türkler arasında İzmir'in birkaç kez el değiştirdiği bilinmektedir.

1071 yılında Büyük Selçuklu Ordusu'nun Doğu Roma Ordusu karşısında kazandığı zafer, Anadolu tarihi açısından bir dönüm noktası olmuştur. Nitekim 1071'den kısa bir süre sonra 1076 yılında, İzmir önlerinde Türk kuvvetleri görülmeye başlamıştır. Aynı yıl, İzmir kısa bir zaman sürecek olan Türk egemenliğini de tanıyacaktır. Bu dönemi, büyük Türk denizcisi Çaka Bey'in 1095 yılına kadar devam edecek olan egemenlik yılları izler. İzmir'deki bu ilk dönem Türk egemenliği, yaklaşık yirmi yıl sürer. Bu olaydan sonra ilk haçlı seferini (1096) izleyen günlerde, Doğu Roma kuvvetleri kenti ele geçirirler. Türklerin kısa bir dönem yönettikleri İzmir, yeniden bir Doğu Roma kenti haline gelir ve 1317 yılına kadar kentin bu konumu değişmeden kalır.

XIV. yüzyılda İzmir, Doğu Roma yönetiminde olmakla birlikte, 1261 Nif antlaşmasıyla İzmir'de yerleşim hakkını elde eden Cenevizliler ve Venedikliler, kentte ticari açıdan etkin bir konuma yükselmişlerdir.

İzmir, 1317 yılında bir Türkmen Bey'i olan Aydınoğlu Umur Bey'in denetimi altına girer.

1344 yılında Papa VI. Clement'in örgütlediği, Venedik, Kıbrıs ve Rodos şövalyelerinin katıldığı bir Haçlı seferinde Liman Kalesi Latinlerin eline geçer ve Pagos Dağı'nın zirvesindeki Kadifekale ise Türklerin egemenliğinde kalır. Böylece kent, uzun bir süre devam edecek olan bu yapısına kavuşmuş olur, yukarıda "Türk İzmir" ve aşağıda "Hıristiyan İzmir" olmak üzere ikiye bölünür.

XV. yüzyılın başında Timur İzmir'e bir sefer düzenleyerek, Rodos şövalyelerinin egemen olduğu Liman Kale'yi ele geçirir ve onu yıktırarak, Türkmen Aydınoğlu Beyliği'nin canlanmasını sağlar ve İzmir'i Umur Bey'in torunu Aydınoğlu Cüneyt Bey'e verir.

1426'da Osmanlılar, Aydınoğlu Beyliği'ne son vererek, Batı Anadolu ve İzmir'i egemenlikleri altına aldılar. Böylece, Osmanlı egemenliğine dek süren İzmir'in yönetsel belirsizliği de sona ermiştir. Osmanlı egemenliğine girdiği dönemde küçük bir kasaba konumunda olan İzmir, Osmanlı Barışıyla birlikte nüfusu artmaya başlayınca, 1528-1529 yıllarında Türkler, tepedeki yerleşim yerlerinden limana doğru yönelerek, Yukarı Kale ile Liman Kalesi arasında kesintisiz bir Türk yerleşim kuşağı oluşturmuşlardır.

İzmir'in ticaret merkezi olarak yükselişinin ardında, Doğu Akdeniz ticaretinde egemen olan Fransa ve Venedik ile rekabete girişen İngilizlerin Yakın Doğu'da yayılma çabalarının etkisi büyüktür. 1610 ile 1630 yılları arasında İngilizler ve Fransızlardan sonra Hollandalılar da İzmir'e gelerek, Batı Anadolu'daki ticareti yeniden biçimlendirmeye başladılar. Böylece İzmir Doğu Akdeniz'in en önemi liman kentlerinden biri haline geldi.

XIX. yüzyıla girilmesiyle, İzmir ve Batı Anadolu'nun tarihsel serüveninde çok önemli dönüşümler yaşanmaya başlamıştır. 1838 yılında Osmanlı Devleti ile İngiltere arasında imzalanan serbest ticaret antlaşmasıyla, İmparatorlukta yabancılara ticaret yapma hakkının tanınmasıyla, Sakız Adası'nda ticaretle uğraşanlar İzmir'e gelip, yerleşmeye başladılar. Böylece İzmir, Batılı devletlerle olan ticari hacmine paralel olarak büyük bir gelişim ve dönüşüm içine girdi. 1850'li yıllardan itibaren hız kazanan bu değişim, I. Dünya Savaşı'nın başladığı 1914 yılına kadar aralıksız devam etmiştir.

I. Dünya Savaşı'nın yitirilmesi, İzmir ve Ege için bir sonun başlangıcı oluyordu. 15 Mayıs 1919'da başta İzmir olmak üzere, tüm Ege Bölgesi Yunan işgali altına giriyor ve bölgede yeni bir yapılanma başlıyordu. I. Dünya Savaşı'nın galip devletleri, işgalle, Osmanlı Devleti'ne Sevr Antlaşması'nı imzalatmayı hedefliyorlardı. Sevr Antlaşması, başta İzmir olmak üzere, Ege Bölgesi'nin Yunanistan'a bağlanmasını öngörüyordu. İzmir'in işgaliyle birlikte, Ege'de işgalci Yunanlılara karşı Türk ulusal direniş hareketi başlar. İzmir'de Gazeteci Hasan Tahsin tarafından atılan ilk kurşun Ulusal Kurtuluş Savaşımızın başlangıcını simgeler.


 

İzmir'in işgali ve bu işgalden kurtuluşun Türkiye'nin siyasi tarihi açısından çok önemli sonuçları olmuştur. İzmir'in kurtuluşuyla birlikte; monarşik, teokratik ve çokuluslu bir imparatorluktan, ulusal, laik ve çağdaş bir Cumhuriyet'e geçişin kapıları ardına kadar açılmıştır.

9 Eylül 1922'de Türk Ordusu'nun İzmir'e girmesi ile Yunan işgali sona erer. Ancak, İzmir 13 Eylül sabahı tarihinin en büyük felaketlerinden birini yaşamaktan kurtulamaz. Basmane semtinde başlayan yangın, 2.600.000 metrekarelik bir alanda 20.000'den fazla ev ve işyerini yok eder. İzmir, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu sonrası "Zümrüdü Anka" kuşu gibi kendi külleri içinden adeta yeniden doğar.


İzmir Valiliği ve Hükümet Konağı
 
Klasik dönem Osmanlı yönetiminde Anadolu eyaleti, Aydın sancağında kaza merkezi konumunda bulunan İzmir, 1573’de aynı statüde bir idari birim olarak Kaptanpaşa eyaleti, Sığla sancağına bağlandı.
 

19. yüzyılda 1826’dan sonra kurulan ve Aydın, Hamid, Sığla (İzmir), Saruhan ve Teke sancaklarını bünyesinde barındıran Aydın eyaletine bağlı olarak varlığını sürdüren İzmir, 1843’de Said Mehmed Paşa’nın valiliğinden itibaren zaman zaman eyalet merkezi konumuna yükseldi. Buna bağlı olarak resmi yazışmalarda eyalete İzmir eyaleti denildi.
 
1864 yılında çıkarılan Vilayet Nizamnamesiyle Osmanlı taşra teşkilatı yeniden düzenlendi. Nizamnameye dayanarak 23 Mayıs 1867’de Batı Anadolu’nun önemli bir kesimini oluşturan Aydın, Denizli, Saruhan, Menteşe ve İzmir sancaklarını içine alan Aydın vilayeti kuruldu. Tire, Ödemiş, Kuşadası, Urla, Çeşme, Menemen, Foçalar kazaları ile on sekiz nahiyeden oluşan aynı adlı sancak merkezi olan İzmir, aynı zamanda vilayet merkezi fonksiyonunu üstlendi.
 

1921 Teşkilât-ı Esâsiye Kânunu ve 1924 anayasasının ilgili maddeleriyle düzenlenen Cumhuriyet dönemi mülkî idare taksimatına göre İzmir, kaza, nahiye, kasaba ve köylerden oluşan vilâyet statüsünde bir idari birim haline getirildi.
 
 
İzmir’de Konak meydanının ihdası, 19. yüzyılda Osmanlı modernleşmesinin kentlere yansımasının tipik bir örneğini oluşturmaktadır. İzmir’in bugüne kadar değişmemiş olan şehir merkezini oluşturan meydanın Konak adıyla anılması burada 1829 yılında inşa edilmiş olan İzmir Ayanı Katipoğulları’nın kışlık konağına dayanmaktadır. Aynı yıl inşa edilen ve Sarı Kışla adıyla anılan Kışla-i Hümayun ve 1851’de hizmete giren Gureba-i Müslimin Hastanesi ile birlikte yeni bir kamusal çekim merkezi oluşturan meydan bugüne kadar devam eden asıl fonksiyonunu İzmir’in vilayet merkezi olmasıyla kazandı.   
 
Vilayet merkezi olan İzmir’de nizamnamede belirtilen hizmetlerin verilebileceği şekilde tasarlanmış yeni bir binaya ihtiyaç duyuldu. 1867’de Kâtipzade Konağı’nın yerinde planlanarak inşasına başlanan Hükümet Konağı 1872’de tamamlandı. Halil Rıfat Paşa’nın valiliği döneminde (1885-1887, 1889-1891) bahçesi ve tefrişatıyla birlikte geniş çapta tamir edilerek yeniden düzenlenmiş olan Konak Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan çizgide hizmet vermeye devam etti. 15 Mayıs 1919’da işgal edilmiş olan İzmir 9 Eylül 1922’ye kadar esaret altında kaldı. Bu dönemde valilik makamı da zaafa uğradı. İşgal sırasında valilik makamında bulunan İzzet Bey’den sonrası karanlıkta kaldı.  Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın komutasında İzmir’e ulaşan Türk ordusunun Türk bayrağını yeniden Hükümet Konağı’na çekmesiyle şehir yeniden istiklale kavuştu. Bu manada işgalden kurtuluşu sembolize eden Hükümet Konağı, sadece İzmir’in değil aynı zamanda Türkiye’nin önemli hafıza mekânlarından biri oldu.
 
 
1970 yazında çıkan yangınla harap olan bina, bir müddet sonra kısmen yeniden inşa edildi. Yangınla birlikte yıkılan Kemeraltı cephesinde yer alan blokla, meydana bakan simetrik bir biçimde inşa edilmiş olan bloğun yarısı hariç tutuldu. Dolayısıyla 1970 yangını sonrasında yeniden inşa edilmiş olan Hükümet Konağı, anıtsal özelliğini muhafaza etmekle birlikte öncesine göre daha küçük bir yapıya dönüştü. Valilik ile bağlı kurum ve kuruluşlarca duyulan mekân ihtiyacı, çevresinde inşa edilen çok katlı binalarla karşılandı. Uzun yıllar kullanılan ve yeniden geniş çaplı tamir ve bakıma ihtiyaç duyan tarihi binada başlatılan restorasyon çalışmaları halen devam etmektedir.
 
Asansörden Görünüm
Basmane Gar
Bayram Yeri
Cumhuriyet Meydanı
Fuar 9 Eylül Kapısı
İzmir Fuarı
İzmir Genel Görünüm
Kadifekale
Karataş Asansör
Karşıyaka Çarşı
Karşıyaka Sahil
Konak Sarıkışla
Konak Devlet Tiyatrosu
Konak Meydanı
Kordon Atlı Tramvay
Kordon Boyu
Kordon Boyu
Pasaport
Asansörden Görünüm
Asansörden Görünüm
Basmane Gar
Basmane Gar
Bayram Yeri
Bayram Yeri
Cumhuriyet Meydanı
Cumhuriyet Meydanı
Fuar 9 Eylül Kapısı
Fuar 9 Eylül Kapısı
İzmir Fuarı
İzmir Fuarı
İzmir Genel Görünüm
İzmir Genel Görünüm
Kadifekale
Kadifekale
Karataş Asansör
Karataş Asansör
Karşıyaka Çarşı
Karşıyaka Çarşı
Karşıyaka Sahil
Karşıyaka Sahil
Konak Sarıkışla
Konak Sarıkışla
Konak Devlet Tiyatrosu
Konak Devlet Tiyatrosu
Konak Meydanı
Konak Meydanı
Kordon Atlı Tramvay
Kordon Atlı Tramvay
Kordon Boyu
Kordon Boyu
Kordon Boyu
Kordon Boyu
Pasaport
Pasaport
 
 
https://www.tccb.gov.tr/
https://www.icisleri.gov.tr/
https://www.turkiye.gov.tr/
https://www.cimer.gov.tr/
 

Bizi Takip Edin

  • Resmi Gazete
  • YİKOB
  • İlan Portalı
ANA BİNA: İzmir Valiliği Anafartalar Cad. No:2 Konak-İZMİR EK BİNA: Milli Kütüphane Cad. No:33 Kat1-2-6 Konak-İZMİR
Telefon: 0(232) 455 8282 - Fax: 0(232) 441 9183 - e-posta: izmir@icisleri.gov.tr
 
Sizlere daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerezlere yer veriyoruz 🍪 Çerez politikamız hakkında bilgi edinmek için tıklayınız